Kitap Adı: Şeker Portakalı
Orijinal Adı: O Meu Pé de Laranja Lima
Yazarı: José Mauro De Vasconcelos
Çeviri: Aydın Emeç
Yayınevi: Can Yayınları
Yayın Tarihi: Şubat, 2016
Baskı Sayısı: 122. Baskı
Sayfa Sayısı: 182
Piyasa Fiyatı: 12,25 TL
Bugün tek solukta kitap okumanın, bir dünyada hayal olmanın
verdiği o eşsiz duyguyu uzun zamandan sonra yeniden tattım. Önce onu yanımda
taşıdım, sonra da listenin en başına koydum. :)
Ah Zezé.. Senden bahsediyorum! Minicik kalbine dünyalar
sığdıran çocuk.. Bu sefer hem kahkahalarla hem gülümseyerek hem de
gözyaşlarıyla bitirdim Şeker Portakalı’nı. Büyümenin ve her yaşta ayrı bir şey
öğretip, keşfettiren kitapların güzel yanı bu olmalı: Her seferinde aynı
kahramanla başka yolculuklara çıkılması!
Bu seferki yolculuğumda Zezé’nin 5 yaşındaki küçük
dünyasında birlikte şarkılar söyledik, insanları ve hayatı, kelimeleri yeniden
öğrendik. En önemlisi de dünyaya 5 yaşındaki bir çocuğun gözünden bakabildim.
Bazen hayatın en derin yanlarını anladık beraber, bazense o masum çocuk
saflığını..
Şeker Portakalı, yazarın deyimiyle “günün birinde acıyı
keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü” ve yazarın çocukluğundan derin izler
taşıyor. Beni en çok şaşırtan ise şu kısım oldu: “Vasconcelos, tam on iki günde
yazdığı bu romanı ‘yirmi yıldan fazla bir zaman yüreğinde taşıdığını’ söyler.”
Sanırım on iki güne anca bu kadar güzel bir çocuk dünyası
saflığı sığdırılabilirdi. Zezé’nin yaşından çok daha büyük dünyasında geziyor,
onunla yaramazlıklar yapıyor, kimi zaman seviniyor kimi zamansa sevginin ve
sevilmenin insan hayatındaki yerini ve etkisini tekrar görme fırsatı
buluyorsunuz. Kitabın üzücü kısmıysa hâlâ 5 yaşında olmasına rağmen gün
geçtikçe değişen, büyüyen ve olgunlaşan Zezé’nin, yazarın tabiriyle günün
birinde acıyı keşfetmesi oluyor. Fakat kitap bu kısımlarında ne kadar üzse de :) Zezé’ye yakışacak bir
şekilde son buluyor.
Son olarak eklemek isterim ki şu an çok satanlar ve
klasikler arasında yer bulan Şeker Portakalı’nın bu başarıyı çok hak ettiğini
ve her yaşa hitap ettiğini düşünüyorum. Bir de hiç alakaları olmasa da bana
Küçük Prens’i hatırlattığı da bir gerçek.
Eğer siz de benim gibi Zezé’nin büyüdükçe yaşadığı diğer serüvenleri
de merak ederseniz, Şeker Portakalı kadar bilinmeyen, fakat yazarın Şeker
Portakalı’nın devamı niteliğindeki ‘Güneşi Uyandıralım’ ve ‘Delifişek’
romanlarını okuyabilirsiniz. Şu an okunacaklar listem çok dolu olsa da ben de seriyi mutlaka okumak ve tamamlamak
istiyorum.
*Şeker Portakalı’nı en son ne zaman okuduğumu hatırlamayacak
kadar uzun yıllar geçmiş. Ama sevgisi hep kalbimdeymiş.
Öyleyse
bir sonraki kitap yorumumda görüşene dek hoşça kalıın!
~Instagram hesabım için buraya tık tık
~Instagram hesabım için buraya tık tık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder