26 Mayıs 2016 Perşembe

José Mauro De Vasconcelos - Şeker Portakalı | Kitap Yorumu


                                            Kitap Adı: Şeker Portakalı
                                            Orijinal Adı: O Meu Pé de Laranja Lima
                                            Yazarı: José Mauro De Vasconcelos
                                            Çeviri: Aydın Emeç
                                            Yayınevi: Can Yayınları
                                            Yayın Tarihi: Şubat, 2016
                                            Baskı Sayısı: 122. Baskı
                                            Sayfa Sayısı: 182
                                            Piyasa Fiyatı: 12,25 TL
                                        

 
     Bugün tek solukta kitap okumanın, bir dünyada hayal olmanın verdiği o eşsiz duyguyu uzun zamandan sonra yeniden tattım. Önce onu yanımda taşıdım, sonra da listenin en başına koydum. :)


     Ah Zezé.. Senden bahsediyorum! Minicik kalbine dünyalar sığdıran çocuk.. Bu sefer hem kahkahalarla hem gülümseyerek hem de gözyaşlarıyla bitirdim Şeker Portakalı’nı. Büyümenin ve her yaşta ayrı bir şey öğretip, keşfettiren kitapların güzel yanı bu olmalı: Her seferinde aynı kahramanla başka yolculuklara çıkılması!

     
     Bu seferki yolculuğumda Zezé’nin 5 yaşındaki küçük dünyasında birlikte şarkılar söyledik, insanları ve hayatı, kelimeleri yeniden öğrendik. En önemlisi de dünyaya 5 yaşındaki bir çocuğun gözünden bakabildim. Bazen hayatın en derin yanlarını anladık beraber, bazense o masum çocuk saflığını..


     Şeker Portakalı, yazarın deyimiyle “günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü” ve yazarın çocukluğundan derin izler taşıyor. Beni en çok şaşırtan ise şu kısım oldu: “Vasconcelos, tam on iki günde yazdığı bu romanı ‘yirmi yıldan fazla bir zaman yüreğinde taşıdığını’ söyler.”



     Sanırım on iki güne anca bu kadar güzel bir çocuk dünyası saflığı sığdırılabilirdi. Zezé’nin yaşından çok daha büyük dünyasında geziyor, onunla yaramazlıklar yapıyor, kimi zaman seviniyor kimi zamansa sevginin ve sevilmenin insan hayatındaki yerini ve etkisini tekrar görme fırsatı buluyorsunuz. Kitabın üzücü kısmıysa hâlâ 5 yaşında olmasına rağmen gün geçtikçe değişen, büyüyen ve olgunlaşan Zezé’nin, yazarın tabiriyle günün birinde acıyı keşfetmesi oluyor. Fakat kitap bu kısımlarında ne kadar üzse de :) Zezé’ye yakışacak bir şekilde son buluyor.


     Son olarak eklemek isterim ki şu an çok satanlar ve klasikler arasında yer bulan Şeker Portakalı’nın bu başarıyı çok hak ettiğini ve her yaşa hitap ettiğini düşünüyorum. Bir de hiç alakaları olmasa da bana Küçük Prens’i hatırlattığı da bir gerçek.


     Eğer siz de benim gibi Zezé’nin büyüdükçe yaşadığı diğer serüvenleri de merak ederseniz, Şeker Portakalı kadar bilinmeyen, fakat yazarın Şeker Portakalı’nın devamı niteliğindeki ‘Güneşi Uyandıralım’ ve ‘Delifişek’ romanlarını okuyabilirsiniz. Şu an okunacaklar listem çok dolu olsa da  ben de seriyi mutlaka okumak ve tamamlamak istiyorum.


     *Şeker Portakalı’nı en son ne zaman okuduğumu hatırlamayacak kadar uzun yıllar geçmiş. Ama sevgisi hep kalbimdeymiş.


   Öyleyse bir sonraki kitap yorumumda görüşene dek hoşça kalıın!

~Instagram hesabım için buraya tık tık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder